Pazar, Kasım 27, 2005

Aşkın Gözü Kördür I

I

Beş ağustos, saat sekizde şehri sis kaplıyordu. Hafif sis, solunumu hiç rahatsız etmiyordu ve son derece yoğun bir görünümü vadı, ayrıca iyice maviye çalıyordu.

Birbirine paralel tabakalar haline çöktü; önce yerden yirmi santimetre yükseklikte kümelendi ve insanlar ayaklarını görmeden yürüdüler. Saint-Braquemart sokağı 22 numarada oturan bir kadın, evine gireceği sırada anahtarını düşürdü, bulamadı. Biri bebek olmak üzere altı kişi yardımına koştu; bu arada ikinci tabaka çöktü ve anahtar bulundu ama biberondan kurtulmak, evliliğin, yerleşik düzenin dingin sevinçlerini tanımak için sabırsızlanan bebek, meteo örtüsünü bahane ederek tüymüştü. Böylece, bin üç yüz altmış iki anahtar ve on dört köpek, sabahın ilk saatlerinde kayboldu. Oltalarına taktıkları mantarları kollamaktan bıkan balıkçılar, çıldırıp ava çıktılar.

Sis, yokuşlu sokakların aşağılarında ve çukurlarda kayda değer bir yoğunlukta yığılmış, hava deliklerinden ve lağımlardan uzun oluklar halinde sızıyordu. Sis, metro koridorlarını istila etti, metro ise, sütü andıran dalga, kırmızı ışıkların seviyesine ulaştığında durdu; ama o sırada üçüncü tabaka çökmüştü bile ve dışarda insanlar dizlerine kadar çıkan, beyaz bir gecenin içinde yıkanıyorlardı.

Yukarı mahallenin sakinleri, şanslı olduklarını sanarak nehrin kıyısındakilerle alay ettiler, ama bir haftanın sonunda barıştılar, aynı şekilde odalarındaki mobilyalara çarpabilir olmuşlardı; sis artık en yüksek yapıların tepelerine oturmuştu. Her ne kadar, külenin küçük çan kulesi gözden yitmekte sonuncu olsa da, düzeni altüst eden bu yoğun karmaşıklığın karşı konulmaz yükselişi,sonuçta onu da içine çekmişti...

Boris Vian - Kurtadam
x/..

Hiç yorum yok: